Dolar 32,5723
Euro 34,9777
Altın 2.460,03
BİST 9.887,87
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 24°C
Az Bulutlu
Ankara
24°C
Az Bulutlu
Cts 21°C
Paz 22°C
Pts 21°C
Sal 21°C

ASKERİ FİRMALAR GİDİCİ

ASKERİ FİRMALAR GİDİCİ
10/04/2012 4:31 PM
20.239
A+
A-

Taraf Gazetesi

http://www.medyatakip.com/medya_sistem/yb_kupurgoster.php?gno=201204727095&marka=undefined

Askerî firmalar gidici – LALE KEMAL/ANKARA

Askerî firmalar gidici   Hükümetin yeni teşvik sistemiyle ekonomiye yük olan askerî firmalar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin direnci yüzünden tasfiye edilecek. TAİ’nin halka arzı gündemde

 

Hükümetin geçen hafta açıkladığı teşvik sisteminden yararlanacak sektörler arasında yer alan savunma sanayiinde, ekonominin kamburu olan askerî firmalar, TSK’nın direnci yüzünden uzun zaman alacak olsa da ya tasfiye olacak ya da özel sektör firmaları olarak faaliyet gösterecekler. Dünyanın en ileri silah teknolojilerini üreten ABD ve AB üyesi ülkeler, yıllar öncesinde küçülerek, belirli silah üretim alanlarını tek firma çatısı altında birleştirmişken Türkiye, bu yöndeki adımları, ancak yeni yeni atma kararı verdi. Bu kararın ardından uygulamanın, askerin direnci kırılmazsa zaman alması kaçınılmaz.

Türkiye’deki silah alımlarının yaklaşık yüzde 90’nını gerçekleştiren Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın (SSM) Müsteşarı Murad Bayar, Taraf ’a yaptığı açıklamada, askerî firmaların küçülerek etkinleşmeleri yolundaki yeni politikalarını şöyle özetliyor: “Savunma Sanayii rekabete açılacak. Bizim için önemli olan yetkinlik. Bazı alanlarda aynı üretimi yapan birkaç firma olmaz. Artık, yalnızca TAI, havacılık alanında faaliyet gösterecek, Otokar ise, örneğin, tank üreten tek firmamız olacak. AB içinde ülkelerarası şirketler birleşip, konsorsiyum kuruyor. 27 ülkenin üye olduğu AB’nin yalnızca 3 tane havacılık firması var. Özgün uçak üretimini yapan bir uçak şirketinin varlığı büyük başarıdır.”

Rekabet dönemi başlıyor

Murad Bayar, rekabetçi yapıdan uzak ekonominin kamburu vakıf firmalarının geleceğiyle ilgili bir sorumuz üzerine ise bu firmaların, rekabetçi bir ortama çekileceklerini, küçük ölçekli olanların ise zaman içinde tasfiye olabileceklerini söyledi. 18 askerî firmada hissesi bulunan ve bu iştiraklerinden gelir elde eden Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı’nın (TSKGV) askerî projelere aktardığı kaynaklar bilinmezken gerek firmaların gerekse vakfın harcamalarının denetimi, Meclis’ten talep gelmediği için yapılmıyor.

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, 28 martta Zaman gazetesine verdiği mülakatta, TSKGV’na bağlı, TAI, Aselsan ve Havelsan gibi şirketlerin iyi yönetilemediği yolundaki bir soru üzerine, rekabetsiz ortamda doğrudan silah üretimi için sözleşme yapılan bu şirketlerin, artık ihale yoluyla rekabetçi bir ortamda yarışacaklarının sinyalini vermişti. Bakan Yılmaz, savunma sanayii şirketlerinin sağlıklı bir yapıya kavuşmaları halinde mevcudiyetlerini sürdürebileceklerine, bunun şartının da silah alımlarının ihale yoluyla rekabetçi bir anlayışla yapılması olduğuna işaret etmişti. Müsteşar Bayar da, Bakan Yılmaz’ın talimatları doğrultusunda, savunma sanayiinin özel sektöre daha fazla açılması için çalışma yapıldığını ve bu çerçevede bir özel sektör firmasının üretimini yaptığı bir alandan vakıf firmasının çekileceğini söyledi. Bir diğer deyişle, bazı küçük ölçekli vakıf şirketleri, ya bir başka özel sektör firmasıyla birleşecek, ya kapanacak ya da kendisi özel sektör firması olarak faaliyetini sürdürecek.

TAİ’nin halka arzı gündemde

Diğer yandan, bir vakıf şirketi olan TAİ, hisselerinin bir bölümünün halka arzı için çalışmalar yürütüyor. SSM Müsteşarı Murat Bayar, askeri elektronik sanayiinde faaliyet gösteren Aselsan’ın hisselerinin yüzde 15’nin borsada işlem gördüğünü ve kâr eden bir şirket olduğunu hatırlatarak, TAİ’nin de halka arz yoluyla daha profesyonel bir şirket haline geleceğine işaret etti. Bayar, “Bu profesyonelleşmeye paralel olarak vakıf, yani kamu sermayeli şirketler silah sistemi üretiminde tekrarı önlemek için aynı alandan çekilecekler” dedi.

Askerî teknolojilerde yeni strateji

Silah sanayii gelişmiş ülkeler, aynı zamanda silah ihraç eden ülkeler oldukları için ekonomiye artı değer katıyorlar. Türkiye ise tarihsel olarak dünyada en fazla silah satın alan ilk 5 ülke arasında, askeri harcamaları da yüksek düzeyde olan ülkeler arasında yer aldı. Ancak, son yıllarda, yerli silah üretimine ağırlık verilmesiyle birlikte bu dengesizlik bir ölçüde giderildi ve Türkiye, son yıllarda en fazla silah ithal eden ilk 5 arasından çıkarak biraz daha aşağılarda yer almaya başladı. Türkiye’nin, askerî harcamaları ise yüksek olmaya devam ederken geçen yıl 1 milyar dolara çıkarttığı silah ihracatını 2016 yılında 2 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyor.

Silah teknolojilerinde yüzde 85’leri bulan dışa bağımlılığını, yurt içi üretim politikasıyla geçen yıl yüzde 48’e çeken Türkiye, hükümetin açıkladığı yeni teşvik sisteminden de yararlanarak, kritik askeri teknolojilerin yurt içinde üretimi için kolları sıvadı.

Türkiye’nin yurt içinde ürettiği askerî sistemler, henüz bir silahın kullanıcı ülkenin hakimiyetinde olmasını gerektiren kritik askeri parçaları içermiyor.

Müsteşar Bayar, halen kritik askerî teknolojilerde Türkiye’nin dışa bağımlılığının yüzde 35 civarında olduğunu belirterek, bu alandaki açığın kapatılması için “Teknolojide ve sanayide derinlik” ve “Beşikten mezara” politikalarının hayata geçirileceğini söyledi.

Teknoloji ve sanayide derinlik, kritik askerî teknolojilerin hem Türkiye’de üretimini hem de, örneğin, bir insansız hava aracının değişik tiplerinin ayrı, ayrı değil aynı yapı altında üretilmesini öngörüyor. Ya da Türkiye’de üretilecek bir motorun, hem askerî uçakta hem de gemide kullanılabilecek özellikte olması gerekiyor. Türkiye’nin üretimine geçmeyi planladığı kritik askerî teknolojiler arasında, uçak pervanesi, motor, kompozit, alimünyum ve zırhlı çelik gibi kulağa basit gibi gelen ama hammadesi yurt dışından ithal edildiği için Türk ekonomisine yük olan sistemler sayılabilir. Bayar, bu kritik askerî sistemlerin üretimi iç
in (teşvik sisteminden de yararlanılarak) araştırma ve geliştirme çalışmaları ve yatırımlar yapılacağını belirtiyor.

Beşikten mezara

Dünyanın önde gelen silah üreticileri, bir silah sisteminin, tasarlanıp üretiminden bakımına ve nihayetinde kullanım ömrünü tamamladığı için envanterden çıkartılmasına kadar olan süreci yönetir. Türkiye’nin de yeni politikalarında bu süreci uygulamaya koyacaklarını belirten Müsteşar Bayar, silah sistemlerinin bakım ve onarımı için mevcut askeri fabrikaları kullanmaya devam edeceklerini ancak bu fabrikalara yeni yatırım yapmayacaklarını dile getiriyor. Bayar, uzun vadede bakım onarım işlerinin diğer bir deyişle lojistik hizmetlerinin de özel sektör tarafından üstlenileceğine işaret ediyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.