TÜRK TANKI ALTAY GÖRÜCÜYE ÇIKTI

http://www.medyatakip.com/medya_sistem/yb_kupurgoster.php?gno=2012111602534

‘TUZAKLARIN FARKINDAYIZ BATAKLIĞA GİRMEYİZ’

Milli tank ‘Altay’ın tanıtım törenine katılan Başbakan Erdoğan, Suriye konusunda sert konuştu. Erdoğan, “Kimse sabrımızı pasiflik olarak algılamasın. Sabrımızın sınırı var. Karşılık vermekte tereddüt etmeyiz” dedi

MERİÇ TAFOLAR – FOTOĞRAFLAR: SERDAR ÖZSOY

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Bizim iyi niyetimizi, bizim sağduyulu, sabırlı yaklaşımlarımızı hiç kimse pasiflik, çekingenlik olarak algılamasın. Herkes bilsin ki bizim de sabrımızın bir sınırı vardır. Elbette kurulan tuzakların farkındayız. Elbette, birilerinin bizi çekmek istediği bataklığa girmeyiz. Ama gerektiğinde, bütün imkanlarımızla, dünyanın en güçlü, en mücehhez ordularından biriyle, barış, güvenlik ve istikrar için gereken karşılığı vermekte bir an bile tereddüt etmeyiz” diye konuştu.
Otokar’ın ana yükleniciliğinde tasarlanan ve geliştirilen Türkiye’nin ilk milli ana muharebe tankı “Altay”ın ilk prototipleri, Otokar’ın Sakarya’daki fabrikasında düzenlenen törenle tanıtıldı. Tören öncesinde Otokar tarafından üretilen “Kaya” adlı muharebe aracına binen Erdoğan, daha sonra 1. Ana Bakım Merkezi Komutanlığı’nı ziyaret ederek, “Fırtına Obüsü”nü inceledi. Erdoğan’a Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel eşlik etti.

‘Bölgede barış önemli’
Türkiye’nin insansız hava aracı üreten 3 ülkeden biri haline geldiğini belirten Erdoğan, “Bizim, ne komşumuz olan, ne bölgemizde olan, ne de dünya üzerinde herhangi bir ülkeye karşı hasmane bir tutumumuz yok. Biz, barışın, istikrarın, huzur ve güven ortamının, sadece bir ülke için değil, tüm bölge için hayati derecede önemli olduğuna inanıyoruz. Kendimiz için istediğimizi ayrım yapmadan bölge ülkeleri için de istiyor ve arzuluyoruz” dedi.

Öne çekilebilir
Türkiye’nin Altay ile ana muharebe tanklarını üretebilen sınırlı sayıdaki ülkeler arasına girdiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle dedi:
“4 yıl önce attığımız imza somutlaştı. Ülkemizin prestijini artıracak olan bu proje için 78 aylık bir takvim belirlemiştik, şu anda 46’ncı aya ulaştık. Tamamlanmasının bir-iki yıl öne çekilebileceği müjdesini de bugün verdiler.”
Erdoğan, Otokar tesislerinde yansımasız oda ve tank test pistinin yapıldığını, Şereflikoçhisar’da balistik koruma merkezi kurulduğunu anlattı.

Koç: İvme kazandıracak
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç da “Altay, teknik birikimi ile ülkemize büyük bir ivme getirecektir. Ülkemize yönelebilecek güncel ve gelecek tehditleri bertaraf edecek güçte, dünyanın en modern ana muharebe tankı olarak silahlı kuvvetlerimizin gücüne güç katacaktır” dedi.

Altay tankının 2015 sonlarında envantere dahil olması planlanıyor. Sürenin öne çekilmesi için çalışmalar hızlandırıldı. 

İsmini Fahrettin Paşa’dan alıyor
İsmini Kurtuluş Savaşı’nda 5. Süvari Kolordusu’nu komuta eden Fahrettin Altay’dan alan milli tankta 4 mürettebat görev yapacak. Altay’ın üzerinde ana silah olarak, birçok farklı mühimmatları atabilen 120 mm’lik 55 kalibre top bulunacak. Ana silah ve yardımcı silahların kontrol edilmesi için Altay’a özel yeni nesil atış kontrol sistemi çalışmaları ise devam ediyor.

İlk atış aralıkta
İlk Türk milli tankının tasarımı, prototiplenmesi, testleri ve kalifikasyonu için yaklaşık 500 milyon dolarlık bir bütçe öngörülmüştü.
Törenin ardından manevra kabiliyeti test edilen Altay’ın yaklaşık 15 dakika süren testini Başbakan Erdoğan ve protokol birlikte izledi.
Altay ilk silahlı atış testini aralık ayında verecek. Tankın isim babası Fahrettin Altay’ın torunu Hasan İnsel, “Hakikaten inanılmaz bir duygu. Dedem, Türkiye kendi tankını ürettiği zaman kendisi aşmış olacak derdi. Dedemin adını verdikleri için candan teşekkür ediyorum. Hep hayal ederdi. ‘Bu araziye tank lazım oğlu
m’ derdi. Dedemin söylediği kendi adıyla gerçekleşti” diye konuştu.

‘Büyük dedem Sarıkamış’ta şehit oldu’
Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’ndaki sıkıntıları aktaran Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
“O yıllardaki sıkıntıları hatırlarsak, bugün Altay Tankı’nın ne anlam ifade ettiği çok daha iyi anlaşılacaktır. Osmanlı son dönemlerinde teçhizat konusunda çok büyük sıkıntılar içerisindeydi. Avrupa orduları uçak kullanırken, bizim zabitlerimiz dahi, uçağı,  üzerlerine bomba yağdırırken gördü. Çöllerde savaşan Mehmetçiğin üzerinde, Balkan coğrafyasına uygun kıyafet, Sarıkamış’ta savaşan Mehmetçiğin üzerinde çöl kıyafetleri vardı. Rahmetli büyük dedemin de şehit olduğu Sarıkamış’ta, askerlerimizi, düşman kadar, açlık kadar, yokluk kadar, maalesef bütün vücutlarını saran bit tüketiyordu.”

‘Gizli bir el engelliyor’
Erdoğan, konuşmasında Kurtuluş Savaşı sırasında İnebolu’dan kağnısına cephane yükleyen Şerife Bacı’nın Kastamonu şehrinin kapısına kadar bu kağnıyı getirdiğini ve orada kağnının üzerine kollarını açmış halde, donmuş bir şekilde bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Bu tank, inanıyorum ki Şerife Bacı’nın da, onun gibi nice kahramanın da ruhlarını şad edecek, ruhlarını tazim edecek. O günden bugüne kadar geçen 81 yılda, savunma sanayinde gerekli adımların neden atılmadığını sorgulamak zorundayız. Gazi Mustafa Kemal’in başlattığı girişimlerin neden akamete uğradığını, Türkiye’nin kendi silahını, uçağını, helikopterini, tankını, gemisini yapmaktan neden uzak tutulduğunu sorgulamak zorundayız. Nuri Demirağ, Mustafa Kemal’in talimatıyla yerli uçağın temelini attı. Ama bakıyorsunuz, gizli bir el bu girişimleri akamete uğratıyor.”