Fikri hür, vicdanı hür bir… 

Burası demokrasi. Düşünce ve ifade özgürlüğü var; örgütlenme özgürlüğü, eleştiri özgürlüğü var.

14 yıllık Deniz astsubayı. Eşi 7 aylık hamile.

Twitter’da askerin özlük ve insan haklarıyla ilgili yazışmalar yapmış, hakaretsiz mesleki serzenişlerde bulunmuş.

Şimdi 6 aydan 3 yıla hapisle dava açılmak üzere.

“Astlık üstlük münasebetlerini zedelemek, amir veya komutanlara karşı güven hissini yok etmeye matuf olarak alenen tahkir ve tezyif edici fiil ve harekette bulunmak”tan.

14 yaşında bir çocuk olarak askeri okula teslim edilen, çocukken teslim alınan…

Dört yıl okul, ardından 14 yıl hizmet eden insanın hakkı bu.

Hakkı susmak, yutkunmak, sinmek, boyun eğmek, köleleşmek, gördüğünü, bildiğini ve herkesin görüp bildiğini dahi söyleyememek.

Hakarete, küfre, aşağılama önünde esas duruş.

Çocuğunun, karısının dahi ötekileştirilmesine katlanmak.

Bu kadar da olmaz… bunlar yanlış, demeye kalkarsa da, boynunu uzatmak; kıldan incedir diye.

Münasebet zedelemek hep alttakilere mahsus.

Hiç astlık üstlük münasebetlerini zedelemekten mahkum bir üst, bir üstün insan gördünüz mü?

Ne münasebet!

O üstündür; döver, küfreder, aşağılar, kölesin der; münasip kaçar.

Cumhuriyetçi yahut muhafazakâr demokrat, twitter neyin üzerindeki tüm düşünce özgürlüğü aşıklarına da duyurulur!

*** 

Ankara’da namluyu kendine çeviren uzman çavuştan sonra kaç oldu, son zamanlarda intihar eden “alttaki askerler”?

İçki insanı için için öldürüyor ya; belki bir tür askerlik de öyle.

Sınırlasanıza bu şiddeti o vakit!

Belki bu disiplin yasanız kalbi yoruyor; belki bu haksızlıklar ruhu tüketiyor.

Bir ayyaş sabaha ayılsa bile; silahı şakağına, tüfeği çenesine, ilacı damarlarına, bıçağı bileğine, ipi boynuna dayamış bir asker bir daha ayağa kalkamıyor hem.

Var mı bir diyeceğiniz!